Dünya edebiyatının en büyük yazarlarından biri olan Johann Wolfgang von Goethe, yalnızca edebiyatla değil eğitim, doğa bilimleri ve felsefe de içinde olmak üzere pek çok konuyla yakından ilgilenmiştir.
Frankfurt am Main de doğan Goethe nin anne babası varlıklı ve aydın insanlardı. Evlerinde zengin bir kütüphane ve değerli bir resim koleksiyonu vardı. Wolfgang ve kız kardeşi Charlotte bu evde büyüdü. Aydınlanma Çağı nın düşünceleriyle yetiştirilen Goethe küçük yaşta Fransızca, Latince ve Eski Yunanca öğrendi. O yıllarda Fransız işgali altında bulunan Frankfurt ta sergilenen Fransız tiyatro topluluklarının oyunları küçük Wolfgang ı çok etkiledi ve Fransız Edebiyatı na ilgi duymasına yol açtı.
18 yaşına gelince babasının isteğine uyarak hukuk öğrenimi için Leipzig e gitti. Orada dönemin sanatçıları, edebiyatçıları ve arkeologlarıyla tanıştı. Eski Yunan sanatına hayranlığı bu sıralarda başladı. Gözlerini kullanmayı, bir insana veya nesneye bakıp geçmek yerine onu görüp tanımayı ve anlatmayı öğrendi. Başladığı işi en iyi şekilde yaparak sonuna kadar götürmek gibi bir özelliği vardı. Leipzig e gittikten üç yıl sonra, 1768 de büyük bir hastalıkla evine dönmek zorunda kaldı. Evde kaldığı iki yıl boyunca simya ve astrolojiyle iigilendi.
1774 te yazdığı ilk romanı Genç Werther in Acıları (Die leiden des jungen Werther) gerek anlatımı gerek duygularının coşkunluğu ve çağdaş gençliğin duygu ve düşüncelerini yansıtmaktaki başarısıyla evrensel bir üne kavuştu. Bu romanla Alman Edebiyatı nda Coşkunluk Akımı olarak bilinen yeni bir çığır açıldı. Bu yıllarda ilahiler, kısa ama özlü pırıl pırıl şiirler yazıldı.
Goethe 1775 te Weimar Dükü Karl August un çağrısı üzerine Weimar a gitti. Dükün özel elçilik danışmanı olarak maden ocaklarını ve sulama projelerini denetlemekten küçük Weimar ordusunun askerlerinin üniformalarını seçmeye kadar her türlü işle uğraştı. Weimar da tanışıp aşık olduğu Charlotte von Stein, Goethe yi her yönden etkiledi. Ondan aldığı esinle çok güzel şiirler ve baladlar yazdı. Iphigenie Tauris (Iphiginei auf Tauris; 1787) ve Tarquato Tasso (1780-1787) adlı yapıtlarındaki kadın kahramanlar, Charlotte von Stein den izler taşır.
Goethe, 1786 da Weimar dan ansızın ayrılarak Italya ya gitti. Italya onun için bir kaçış ve yeniden doğuştu. Duygusal ve sanatsal geçmişinden koparak kendini yenilemeye kararlıydı. Italya da ilk kez Eski Yunan ve Roma sanatını yakından tanıma olanağı buldu.
1794 te yazar Friedrich von Schiller le yaşam boyu sürecek bir dostluk kurdu. Goethe ve Schiller in dört cilt tutan mektupları Alman Edebiyatı nın bu en verimli dönemine ışık tutar. Her iki yazar da dostluk yılları boyunca verdikleri ürünlerle, Alman Edebiyatı nda Klasik Dönem in önde gelen temsilcileri oldular.
Goethe nin 1770 te başlayarak yaşamının son yıllarına kadar yazmayı sürdürdüğü Faust adlı oyunu, yazarın baş yapıtı sayılır. 1824 te ilk bölümü çıkan özyaşamöyküsünün ikinci bölümü Wilhelm Meister in Seyahat Yılları (Wilhelm Meisters Wanderjahre) 1829 da yayımlandı. Goethe toplumsal ve teknolojik ilerlemeye, insanlık erdemlerini yadsımadan doya doya yaşamaya inanıyordu.
"En iyi devlet nedir? Bize kendimizi yönetmemizi öğretendir."
"Malını kaybeden bir şey kaybetmiştir, onurunu kaybeden birçok şey kaybetmiştir. Cesaretini kaybeden herşeyini kaybetmiştir."
"Iyilik insanları birbirine bağlayan altın zincirdir."
"Insanlara oldukları gibi muamele edersek, onları daha kötü kılarız. Eğer onları olmaları gerektiği gibi ele alırsak, olabilecekleri kadar iyi yaparız."
"Çözümde görev almayanlar problemin bir parçası olurlar."
"Samimi olmayı vaadedebilirim, tarafsız olmayı asla."
"Yapabilirsiniz. Çünkü yapmalısınız!"
"Yetenek, sükunet içinde ortaya çıkar. Karakter ise dünyanın fırtınaları içinde."